6 Şubat 2014 Perşembe

Hayatında Hiç Hamburger Yememiş İnsanların Belgeseli


Burger King tarafından hazırlanan bu mini belgesel her ne kadar reklam odaklı olsa da beni epey etkilediğini itiraf etmeliyim. Ama etkilendiğim konu videodaki insanların masumiyeti ve misafirperverliği oldu. 

Burger King'in bağıra bağıra reklamını yapmaması, sadece 2-3 kez görünen Burker King logosu, ve Whopper ve McDonalds!ın Big Mac'i arasında daha fazla tercih edilen Whopper- ki burada Big Mac tercih edenler de gösterilerek haksızlık yapmadıklarını vurguluyorlar- bu belgeselin itici bir gösteri olmasını engellediği gibi, bir de sizin hayatlarında ilk kez hamburger yiyip bu tadı deneyimleyen insanların yüzündeki ifadeye odaklanmanızı sağlıyor.

Belgeselin sonundaki kişinin "I like seal meal better" demesi ise olaya son noktayı koyuyor. 
-Ben fok balığı yemeğini daha çok seviyorum.

Bu cümle aslında çok şey anlatıyor: 
a) hamburgeriniz güzel olabilir ama bizim yemeğimiz daha iyi
b) sizi burada istemiyoruz biz kendi halimizde çok iyiyiz
c) biz size gelin demedik ki, biz denek miyiz?


Bu belgesel 3 türlü seyredilebilir..

1. Amerika kapitalist düzeninin ve süper güçlülüğünün altını bir kez daha çiziyor. Çünkü süper güç, 3. dünya ülkelerine, "medeni" "ilkel"e, global yerele "hamburger" yoluyla "medeniyet" götürüyor. 

2. Dünya devi bir firma - "ücra" köşelerde bile bizi tercih ediyorlar, alışmamış damaklara bile ulaşabiliyor lezzetimiz- diyor ve güzel bir reklam yapıyor. 

3. O, dünyanın çeşitli uçlarında yaşayan insanların masumiyetlerini kaybetmeden, "farklı" olanı deneyimlemelerine ve test ettikleri lezzet karşısında mutlu olmalarına tanıklık ediyoruz ve biz de "hamburger"i yedikleri ve bu lezzetten mahrum kalmadıkları için mutlu hissediyoruz kendimizi.

Dünyanın dört bir tarafında ne kadar da güzel insanlar olduğunu görüyor ve mutlu yüz ifadelerinde kayboluyoruz bu videoda. Ve bence belgeselin en güzel yanı da bu. Hamburgeri keşfetmeye çalışan merak dolu bakışlarını ve gelen ekibi sevgiyle karşılamalarını izliyoruz. Bu anlamda, tüm önyargılarımdan sıyrılarak bu belgeseli ilginç ve başarılı bir çalışma olarak gördüğümü itiraf etmeliyim.

Umarım, bu belgesel -içinden reklam boyutunu çıkararak konuşuyorum - sadece "antropolojik" bir çalışma olarak kalır ve farklı amaçlar taşımaz. Zira oldukça sağlıklı beslenen ve yüzlerinden sağlık akan bu insanları "obezite" odaklı beslenmeye davetiye çıkaracak bir ürünle tanıştırarak aklımıza "acaba buralara da birer Burger King ya da MacDonalds kurarlar mı? Pazar araştırması mı yapıyorlar? Yeteri kadar global değiller mi? Ulaşacak hedefler kalmayınca gözlerini buralara mı diktiler?" gibi sorular getirmezler.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...