Basın Bülteni
Melike
Aslı Şahinsoy’un ilk kitabı
“İstanbul’da
Rock Kültürü, Yeraltından Yeryüzüne” Clinart Yayıncılık’tan çıktı
İstanbul’da
rock
yeraltından
yeryüzüne nasıl çıktı?
Rock
Yaşamı: Bir Tercih Meselesi
"Hayatı
seç. Mesleğini seç. Kariyerini seç… Çamaşır makinelerini seç, CD çalarları,
elektrikli konserve açacaklarını… Arkadaşlarını seç. Kıyafetlerini,
bavullarını… Yaşamı seçmemeyi seç. Başka bir şeyi seç... Geleceğini seç."
Hodge (Welsh, Irvine.
Trainspotting, 1993)
Yaşam içerisinde birçok alternatif barındırır ve kendi
yaşamımızı yaptığımız seçimler doğrultusunda biz yaratırız. Mesele seçim
yapmaktır. Kıyafet stilimizi, dinlediğimiz müziği, arkadaşlarımızı, yemeğimizi
seçeriz ve tüm bu seçimler toplum içerisinde durduğumuz yeri belirler.
İstanbul’da 1980’li yıllarda genç rocker’lar da protest
içerikli seçimlerini yapmışlardı. Giyim kuşamları ve dinledikleri müzikle
bütünleşen yaşam tarzlarıyla bir alt-kültür oluşturdular. 1990’lı yıllar
boyunca devam eden bu alt-kültür, o yıllarda müzik dünyasına hakim olan pop
patlamasının gürültüsü ve popülerliği altında kendine özgü bir yaşam olarak
akıp gitti.
Fakat Türkiye’de bireyler doğal aidiyetleri nedeniyle olduğu
gibi, kişisel tercihleri nedeniyle de her an başlarını belaya sokma tehlikesi
yaşarlar. 1990’lı yılların sonunda medyanın gündemine oturan satanist
cinayetleri ve intiharlar rocker’ların başlarına mikro ve makro ölçekte
çoraplar örmeye başladı.
O yıllarda kopan gürültü ve satanist olarak isimlendirilip
dışlanan gençlerin yaşadıkları acıların 2010 yılına geldiğimizde artık esamesi
okunmuyor. O yılları yakından yaşayanların tuhaf da bulacakları bu yeni durumun
nedeni, sosyolojik bir dönüşümde yatıyor. Her nasıl olduysa, 2000’li yıllar ile
birlikte, sunduğu yaşam tarzı büyük bir merak konusu olan rock müzik, bu kez
günümüzün hızla tüketilen bir popüler kültür malzemesi haline geldi.
Rock kültürü ve rock müzik üzerine yazılarıyla tanınan
Melike Aslı Şahinsoy’un İstanbul’da rock kültürünün dönüşümü üzerine
hazırladığı bilimsel araştırma kitaplaştırıldı. Clinart Yayıncılık tarafından
yayımlanan kitapta, rock kültürü ile ilgili kuramsal bilgilerin yanı sıra rock
kültürü açısından 1990’lı yıllar ile 2000’li yıllar arasındaki farklılıklar
irdeleniyor. 1990’lı yıllar boyunca bir alt-kültür olarak dikkat çeken rock
kültürü, 2000’li yıllarda gündeme gelen Satanist cinayetleri ile farklı bir
süreç yaşamaya başladı. Kitapta bu dönemde bir alt-kültürün üyeleri olarak
haksızlığa uğrayan rocker’ların tanıklığına da başvuruluyor.
“İstanbul’da Rock Kültürü, Yeraltından Yeryüzüne”, 2000’li
yılların başından itibaren bir alt-kültür olmaktan çıkan rock kültürünün
popüler kültür ile buluştuğunu ve 1990’lı yıllarda yaşanan pop patlamasına
benzer popüler bir başarı kazandığını anlatıyor.
Kitabın kuramsal bölümlerinde rock kültürü ve “ötekilik”
kavramının ilişkisi irdeleniyor. Alt-kültür kavramının da bu bağlamda
incelendiği kitapta, İstanbul’daki rock kültürü, rock yaşamının bir tercih
meselesi olarak insanların yaşamındaki anlamı, İstanbul’un bir metropol olarak
bu tercihler için nasıl bir ortam sunduğu, 1990’lar, 2000’li yıllar,
popülerleşmenin kanıtı olarak stil sahibi olma talepleri, yeraltından yeryüzüne çıkan bu kültürün belli
başlı tavır değişiklikleri kitapta ele alınan önemli konular arasında.
Rock
gruplarının listesi
“İstanbul’da Rock Kültürü, Yeraltından Yeryüzüne” kitabının
arka kısmında, kitabın ele aldığı dönemde öne çıkan bazı rock gruplarının
isimleri liste halinde yer alıyor. Bu listeyi yazar kişisel gözlemleri ve
kaynaklarına dayanarak hazırlamış.
Uzun yıllardır özellikle kentli gençlik açısından önemli bir
yaşam tarzı seçeneği olarak dikkat çeken Türkiye’deki rock kültürü hakkında çok
az sayıda bilimsel araştırma olduğu göz önünde bulundurulursa, kültürel
çalışmalar alanında akademik bir boşluğu dolduran bu kitabın mutlaka edinilmesi
ve kütüphanelerde bulundurulması gerekiyor.
Kitaptan
bir bölüm:
“İstanbul’da 1990’lar, rock müziğin alt-kültür statüsünü
daha da besleyen pop kültürünün hakimiyeti altındaydı. Her ne kadar farklı alt
dallara ayrılarak büyümeye başlamış olsa da, rock müziğin kamusal olarak ihmal
edilmesi ve görmezden gelinmesi, belli
bir stile sahip olan gruplaşmaların oluşması, bu grupların birlikte zaman
geçirebilecekleri mekânların ortaya çıkması ve yasal olmayan fanzinlerle bilgi paylaşımına
yol açması bir nevi bu alt-kültürün oluşmasına izin verdi. 1990’lar trajik bir
satanist olayıyla kapandı ve bunun sonuçları insanların rock müzikten şüphe
duymalarına ama aynı zamanda da bu müziği merak etmelerine yol açtı. Medya bu
olaylarla kendi gündemlerini öyle meşgul etti ki, bu da rock müziğin
yeraltından yeryüzüne çıkmasına neden oldu.”
Editöre
Not:
KİMDİR
Melike
Aslı Şahinsoy
1982 yılında Balıkesir’de dünyaya gelen Melike Aslı
Şahinsoy, 2004 yılında Marmara Üniversitesi İngilizce Siyaset Bilimi ve
Uluslararası İlişkiler bölümünde lisans eğitimini tamamladı. Ardından
Budapeşte’de Central European University’de burslu olarak sosyoloji ve sosyal
antropoloji dalında yükseklisans derecesi aldı. Beş yıl boyunca uluslararası
özel bir derginin editörlüğünü üstlenen Şahinsoy, daha sonra önde gelen bir
stratejik iletişim danışmanlığı şirketinde editör olarak çalıştı. Şu an özel
bir üniversitede kariyerine devam eden Melike Aslı Şahinsoy’un çeşitli sektör,
edebiyat, müzik ve sinema dergilerinde de söyleşileri ve yazıları yer aldı. Varlık
dergisi, Karakalem, Herşeye Karşın, Underground İstanbul, Stüdyo İmge, Marine
& Commerce, Teknobilet, Sealife bu dergilerden bazılarıdır. Şahinsoy'un en
son yayımlanan hikayesi ise "80'lerde Çocuk Olmak" isimli kitapla
raflardaki yerini almıştır.